1 Eylül Dünya Barış Günü'nü geride bıraktık. Mesajlar yayınlanmış, gün kutlanmış ve sonsuza dek sürmesi istenen barış dilekleri iletilmiş. İyi dileklere katılmamak mümkün değil. Fakat bugün için kutlama kelimesini kullanmak ne kadar doğru? Kutlama gerçekleşen, süren güzel anlar, olaylar için kullanılabilir. Örneğin bayramlar, doğum günleri, geçmişteki mutlu günlerin yıl dönümleri, keşifler, icatlar, başarılar. Bunları kutlarız. Fakat gerçekleşmemiş, gerçekleşmesini istediğimiz şeylere atıfta bulunup 'kutlama' kelimesini kullanamayız.
Savaşın, şiddetin kah içinde kah gölgesinde yaşadığımız, her an barışa ihtiyaç duyduğumuz bir dünyadayız. Silahların üretilip, küçük adamların büyük çıkarları için ölen, öldüren; açlığa, acıya mahkum olan milyonların varlığında barış bir kutlama değil ancak bir mücadele günü anlamına gelebilir. Ve sadece bir gün değil nefes aldığımız her gün bir şeyler yapabileceğimiz bir mücadele.
Barışın bile savaşla tesis edilebileceği algısı içine girdiğimiz bir dünyada barış, kardeşlik ve eşitlik özlemimizi bir kutlama ya da dilek konusundan çıkarıp, bir ses vererek, toplumsal bir çığlığa dönüştürmemiz gerekiyor..
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Yorumlarınızı seçeneklerdeki Anonim sekmesine tıklayarak kayıt olmadan yapabilirsiniz..