11 Temmuz 2016 Pazartesi

Sizin Babanız İyi Biri mi?.. Ya Anneniz?

Kasten adam öldürmekten hüküm giymiş babalarını ceza evinde ziyaret eden ikiz kızlar babalarının suçsuzluğudan emin, parmaklıkların ardından göz yaşı döküyorlardı. Kendilerine şefkatle sarmalayan ellerin silah tutabileceğine, bir kötülüğün öznesi olabileceğine inanmak istemiyorlardı. 

Hemen yanlarındaki görüş kabininde, yaşlı bir kadın da karşısındaki, canından bir parça olan oğlu için aynı şeyleri düşünüyordu. Arada kendisini üzse bile arkadaş kurbanı, iftiraya uğramış pırıl pırıl bir gençti oğlu. Ya diğerleri... Kader mahkumuydu onlar.

Suçun, şiddetin, acımazlığın, vahşetin gittikçe boyutlandığı dünyamızda tüm kötülüklerin kaynağı olan insan türünün iyiliğe direnişi devam ediyor. Bireyselliğin, aileciliğin, ahbap çavuş ve çıkar ilişkilerinin örtüsünde görmezden gelinen, üstüne üstülük destek olunan, pohpohlanan bir şiddet ve kötülük gerçekliği toplum içinde varlığını sürdürüyor... Katilleri, hırsızları, tecavüzcüleri, şiddete bulaşmış zalim bireyleri genelde uzakta aramış, aynı havayı soluduğumuz yakınlarımıza ve kendimize toz kondurmamaya çalışmışız. Böylece kötülüğün demir atacağı limanlara, nefes alacağı ortamlara sahip olmasına neden olmuşuz. 

Oysa kötülüğün kaynağı insandır ve her insan bir baba, bir anne, bir eş ya da bir evlattır. Bu nedenle iyi bir dünya için çabamıza kendimizden ve biz dediklerimizden başlamalıyız; uzaklara bakıp kendimize kör kalmadan...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Yorumlarınızı seçeneklerdeki Anonim sekmesine tıklayarak kayıt olmadan yapabilirsiniz..