30 Mart 2023 Perşembe

Bitget’ten Türkiye’ye Özel Süper Hediyeler

Bitget’ten Türkiye’ye Özel Süper Hediyeler

Dünyanın lider kripto borsası Bitget, Türkiye kullanıcıları için Ramazan’a özel kampanyasını duyurdu. Hem yeni, hem de eski kullanıcılara yönelik olan bu kampanya ile Bitget, kullanıcılarına 75 bin dolar değerinde ödül havuzu, 1 adet Macbook Pro ve bir adet iPhone 14 hediye edecek.

 

Ramazan Hep Birlikte Paylaştıkça Güzel

Bitget Türk kullanıcılarınu mutlu etmeye devam ediyor. Bitget’in geleneksellmiş Ramazan Hep Birlikte Paylaştıkça Güzel kampanyası bu sene de büyük hediyelerle tekrar ediyor.

Bitget’in Türkiye kullanıcıları için Ramazan’a özel kampanyasında hem yeni, hem de eski kullanıcılar büyük ödülleri kazanabiliyor. İşte ödül detayları.

 

75.000$ Değerinde Mega Ödül Havuzu

Kampanya sayfasından kampanyaya katılarak görevleri yerine getiren kullanıcılar toplam 75 bin dolar değerindeki ödül havuzundan pay kazanma şansı elde edecekler.

Macbook Pro

Şanslı Kullanıcı Ödülü şartlarını tamamlayan şanslı Bitget kullanıcısı Macbook Pro kazanacak.

iPhone 14

Şanslı Kullanıcı Ödülü şartlarını tamamlayan şanslı Bitget kullanıcısı Macbook Pro kazanacak.

23 Mart’ta başlayan kampanyaya, 6 Nisan 2023’te sona erecek.

Kampanyata katılmak için buraya tıklayın.

Bitget’in Türkiye’deki tüm listeleme ve kampanyalarından haberdar olmak için Bitget Türkiye Topluluğuna buraya tıklayarak katılabilirsiniz.

 

Bitget Hakkında

2018 yılında kurulan Bitget, temel özellikleri olarak yenilikçi ürünler ve sosyal işlem hizmetleri ile dünyanın lider ilk beş kripto para borsası arasındadır ve şu anda dünya çapında 100’den fazla ülkede 8 milyondan fazla kullanıcıya hizmet vermektedir.

Borsa, kullanıcılara tek noktadan ve güvenli işlem çözümleri sağlamayı taahhüt ediyor ve Arjantinli efsanevi futbolcu Lionel Messi, İtalyan lider futbol takımı Juventus, PGL Major’ın resmi espor kripto partneri ve lider espor organizasyonu Team Spirit dahil olmak üzere güvenilir partnerle işbirlikleri yaparak kripto kullanımını artırmayı hedefliyor.

Bir boomads advertorial içeriğidir.

10 Ağustos 2022 Çarşamba

Beyinde Ararken Bağırsakta Buldum - Serkan Karaismailoğlu

 İnsan kendi beyninde ne arar? Zeka, akıl, irade, özel güçler gibi şeyler herhalde. Sürekli baktığımız yerdir beyin. Başlıkta ismi geçen kitap ise bunun tam doğru olmadığını son araştırmalar ışığında anlatmaya çalışmış.

Trilyonlarca hücreden oluşan bir insan bedeni içerisinde bu hücrelerden çok daha fazla bakteri yaşamakta. Bize faydası açısından iyi ve kötü olarak değerlendirilen bu pek çok farklı tür bakteri, çoğunlukla bağırsaklarımıza yer etmiş durumda. Ağız içinden başlayarak hayatımıza etki eden bir mikrobiyotaya sahibiz. 

Yazar pek çok başlıktan oluşan ve esprili çizimlerle süslü bu kitabında sıkmadan, mizahi ve basit bir anlatımla bu bakterilerin bize ettiklerini ve bizim onlara etiklerimizi kah şaşırtarak, kah tebessüm ettirerek anlatıyor.





 

5 Ocak 2021 Salı

Neandertal Çocuk Gömüldü mü?

 
1970'lerde bir Fransız mağarasında bulunan 41.000 yıllık bir Neandertal çocuğunun iskeletinin yeni analizi, Taş Devri homininlerinin ölülerini kasten gömdüğüne dair yeni kanıtlar sağlıyor.

Fransız ve İspanyol araştırmacılar, modern yüksek teknoloji yöntemlerini kullanarak kalıntıları yeniden incelediler, kemiklerin güneybatı Fransa'daki La Ferrassie'de bulunduğu orijinal arkeolojik alanı yeniden kazdılar ve orijinal kazıdan defterleri ve saha günlüklerini gözden geçirdiler.
Sonuç? 2 yaşındaki Neandertal'in cesedi , kasıtlı olarak tortunun içine kazılmış bir çukura atıldı.

9 Eylül 2020 Çarşamba

Çocuğunuz süt sevmiyor mu? Sütü Sevdirecek harika bir tarifim var!

 


Dün bir arkadaşıma çaya davetliydim. Öğleden sonra olduğu için çocukları evdeydi. Ben de giderken onların sevebileceği lezzetli bir şeyler almak istedim. Ufak tefek atıştırmalık yiyeceklerin yanında marketten en sevdiğim markanın ambalajlı sütünü aldım. Süt, bizim evde çok tüketildiği için artık her alışverişlerimde sanırım hiç düşünmeden sepete ekliyorum.

24 Aralık 2018 Pazartesi

Bitmemiş bir öykünün sonu

Karısının onu kapı önüne koyduğu günden bugüne on iki uzun yıl geçmişti. Kırışmış derisi, saçsız başı, ruhsuz bedeniyle yaşlı bir adamdı şimdi.
Eve arkasını döndüğü o günü hatırlıyordu. Nasıl unutabilirdi ki, sürekli gözünün önüne gelen bir fotoğraf olarak beynine kazınmıştı. Bir gece vaktiydi; şafağa yakın, soğuk bir kış gecesi. Öyle ki ayağı tökezleyip yere düşse beş dakikada donacak kadar buz kestiren bir gece. Rıfat'ın yerinde içkinin dibine vurmuş, yetmemiş alemci arkadaşlarıyla sokakta, bir varil içinde yanan ateşin titrek ışığında içmeye devam etmişti. Bu kadarı ona bile fazlaydı. Ayakta zor durur bir halde, sallanarak geldiği evinin kapısında, ağlamaktan kızarmış gözleri, öfkeden gerilmiş yüzüyle karısı karşılamıştı onu. Bacası tütmeyen evin soğunda kalınca sarınmıştı kadın. Zaman ve mekânın ona reva gördüğü ağırlığın altında iki büklüm bedeniyle kapı eşiğinde, biraz soğuktan biraz öfkeden titriyordu. Koca bildiği adama katlandığı yılların soğuttuğu kalbi içeride koyun koyuna yatan iki küçük çocuk için atıyordu sadece.

7 Kasım 2018 Çarşamba

Aynı soydan sık çiftleşme erken insan türünde iskelet anormaliliğine yol açmış olabilir.







İlk insanlar Afrika'dan çıkınca pek çok zorlukla karşı karşıya kalmış olmalı: buzlu bir iklim, kılıç dişli büyük kediler, ve, eski iskeletler üzerinde yapılan yeni araştırmalara göre alışılmadık şekilde yüksek sayıda, zayıflatıcı ve nispeten önemsiz doğum kusuru. Bu tür anormalliklerin neden bu kadar yaygın olduğu belli değil, ancak bilim insanları bunun nedeni olarak, büyük bir olasılıkla küçük avcı-toplayıcı gruplar içerisindeki yaygın akraba çiftleşmesini görüyorlar.

7 Ağustos 2018 Salı

Betonlaşmış Şehirlerde Kadına Şiddet: Kadın İçin Şehir

Hayat kadına ekstra zor; ilk insandan günümüze zaman ve mekanda inişli çıkışlı, gittikçe zorlaşan bir hayat. Buna direnen, gidişatı tersine çevirmek isteyen bir mücadele de eş zamanlı olarak hep var olmuş; düşünce akımları, teoriler, reçeteler vs.

Aşağıda, Hindistan'ın Madurai bölgesinde bir sivil toplum kuruluşu olan Dhan Vakfında çalışan, aktivist Bayan Ahila Devi'nin feministing.com'da yayınlanan yazısını ingilizceden çevirerek sizlerle paylaşıyorum.

Memleketim Madurai yaklaşık 1,5 milyonluk nüfusuyla Hindistan'da tarih, kültür ve ihtişamlı geleneklerle dolu bir kent.

Fakat yeryüzündeki pek çok büyük şehir gibi kadınlar için de güvenli değil. Madurai'de kadın ve kızları güçlendirmek için planlanan bir programın lideri olarak biliyorum ki, şiddetin şehir planlaması, peyzaj ve yapısıyla olan bağını ele almadıkça, kadın ve kızlara yönelik şiddeti sona erdirmek için verdiğimiz mücadeleyi kazanamayacağız. Kırık ya da taşsız, işlevini yerine getiremeyen kaldırımlar ( araçların rahatlıkla çıkıp inmesine neden olarak), karanlık ve dar sokaklar, kalabalık ve korunmasız toplu taşıma, ve pis, açık dışkılama alanları şiddetin üreme alanları olarak ortaya çıkıyor.